Kadınlar için HASTALIKLAR bilgilerinin paylaşıldığı bu yazımızda Eklem Romatizmasına Yakalanma Maceram hakkında detaylı bilgiye ulaştınız.
Dilerseniz HASTALIKLAR kategorisinde bulunan diğer makalelerimizi okuyarak daha başka bilgiler edinebilirsiniz.
Eklem Romatizmasına (RA) Nasıl Yakalandım ve Romatoid Belirtileri Nelerdi
Lise yıllarımın son zamanlarında sol omuzum da zaman zaman beliren ve beni ciddi anlamda rahatsız eden ağrının, bir gün gelipte tüm hayatımı etkileyeceğini elbetteki bilemezdim. O zamanlar gençliğin ve elbette cehaletin verdiği umursamazlık ile, zorlamadan, üstüne yatmadan veya ağır bir şey kaldırmadan olmuştur diyerek savuştururdum. Normalde hiç olmadığı veya olamayacağı kadar şiddet barındıran omuz ağrımın, özünde bambaşka sırlar sakladığını hiç aklıma getirmeden. Lise yıllarım zaman zaman ouşan bu ağrıların umursamazlığı ile geçip gitti. Sonrasında uzunca bir zaman hiç bir ağrı yaşamadım ta kiii...
Liseyi bitireli 2-3 sen kadar olmuştu. 20 li yaşlarımın başlarındaydım. Aldığımız yeni eve taşınma heyecanı ile hepimizde bir koşturmaca vardı. Zaman zaman yeni evimizin temizliği için gidip anneme yardım ediyordum, zaman zaman da annem fazla yorulmayayım diye ki aslında ayak bağı olmayayım diye biliyorum, beni köye dayımların yanına yollardı. Her şey gayet güzel ve yolunda ilerlerken, dayımlarda kaldığım bir gün ellerimin eklem yerlerinde renk değişiklikleri ve ağrılar hissetmeye başladım. Neden olduğuna anlam veremediğim ve düşündüğüm anda benzer ağrıları diz kapaklarımda da hissetmeye başladım. Ellerimi açıp kaparken ve her yere oturup kalkarken daha önce yaşamadığım bir acı hissi duyuyordum. Nedenini etrafımdaki büyüklerime sorduğumda alışık olmadığımdan havanın ve bir çok başka şeylerin beni çarptığını ve elbetteki klasik olarak üşüttüğümü söylediler. Ağrılarımın ve ellerimdeki renk değişikliklerinin de üşütmeden ve soğuktan kaynaklandığını da eklemeyi ihmal etmediler.
Birkaç gün sonra yeni evimize taşınmıştık ve artık her şey çok daha keyifliydi. Annemin yüzü hiç olmadığı kadar mutlu, benim ayrı odam olduğu için bende mutlu ve babamda bizden dolayı çok çok daha mutlu olmuştu. Bu mutluluğumuz tahmin edersiniz ki çok uzun sürmedi. 1996 kışının Mart aylarında ağır bir gribe yakalandım. Ne olduğunu neden olduğunu hiç kimse anlayamadı. Üç gün boyunca ateşler içerisinde yerimden kıpırdayamadım. İlaçlar ve tedaviler ile sonrasında toparladım. Gene eskisi gibiydi her şey ama gripten toparlanmamın ardındaki son bir haftaya kadar.
Her zamanki gibi keyifle günümüzü geçirip akşam olunca herkes odasına çekildi. Işıklar söndü ve uykuya dalındı. Dalınmıştı aslında ta.. ki.. benim gece yarısı inleme ve bağırtılarıma kadar. Neye uğradığımı ne olduğunu anlayamadığım şekilde yatağımda kalmıştım. Her tarafım inanılmaz ağrıyor, hatta ağrı ile de kalmayıp acı veriyordu. Parmağı dahi kıpırdatamıyordum yattığım yerde. Gözümden süzülen yaşlar ile annemi ve babamı sesledim. Artık nasıl bağırdıysam ikisi de hemen koşarak geldiler. Işığı açtıklarında ilk gördükleri yanaklarımdan süzülen yaşlar ve ağzımdan çıkan hıçkırık sesleriydi. Bakınca bir şey anlaşılması mümkün olmadığından hemen ne oldu diye sordular. Hiç bir yerimi oynatamadığımı ve canımın çok acıdığını söyledim. İkisi de şaşkın ve korkan gözlerle yanıma geldiler ve ne olduğunu anlamaya çalıştılar. Sadece acıyor diyordum, en ufak eklemime kadar vuran bu hastalık Romatoid Artrit(RA) sadece canımı acıtıyor.
O gece hiç bitmeyecek ve sabah hiç olmayacakmış gibi geldi. Günün sabahına zaten herkes ayakta ve ne olduğunu, ne yapılabileceğini düşünür vaziyette başımda bekliyordu. Tabi ki de yapılacak olan aslında çok açıktı. Hemen bir doktora gidip, tahliller yaptırıp işin aslını anlamak. Ve bizde annem ile beraber bunu yaptık. Bulunduğumuz yerin devlet hastanesine gidip dahiliye doktorundan randevu aldık ve sırada beklemeye başladık....
Yazan: enpratikkadin (Hayatımın Gerçeği)