Beden Isısı

Kadınlar için SANAL KLİNİK bilgilerinin paylaşıldığı bu yazımızda Beden Isısı hakkında detaylı bilgiye ulaştınız. Dilerseniz SANAL KLİNİK kategorisinde bulunan diğer makalelerimizi okuyarak daha başka bilgiler edinebilirsiniz.
Çocuklarda beden ısısı
Altı yaşının üstünde olan çocukların beden ısıları genellikle ağızdan alınır; ama bu yaşın altındaki çocuklarda, termometre çocuğun koltuk altına yerleştirilmelidir. Bebeklerde, ısıyı makattan almak, özellikle 12 aylıktan küçük bebeklerde, en kolay yollardan biridir. 

Çocuklarda yüksek beden ısıları (ateş)
37,7oC''nın üstündeki beden ısısı, ateş sayılır. Bu durumda, doktor çağırıp çağırmamanız, çocuğun yaşına, tam olarak ısının ne kadar yüksek olduğuna, başka belirtiler bulunup bulunmadığına ve ısının ne kadar süre yüksek kaldığına bağlıdır. Altı aylıktan küçük bir bebeğin beden ısısı 37,7 oC''nın üstüne yükselmişse, doktora başvurmanız gerekir; ama daha büyük bir bebek ya da çocukta, ateşin biraz yükseldiği her sefer doktora başvurmak gerekmez. Bununla birlikte, bir şeylerin yolunda gitmediğini görünce çocuğun önce beden ısısını almanız ve yüksekse, üstelik başka belirtiler de varsa, doktora başvurmanız, en doğru tutumdur. 

Çocuklarda beden ısısının düşmesi
Anormal bir biçimde düşük beden ısısı da, tıpkı beden ısısı yükselmesi gibi tehlikeli olabilir. Çocuk soğuksa ve beden ısısı 35 oC''nın altına düşerse, beden ısısı düşmesi geçirmektedir ve hiç vakit kaybetmeden tedavi edilmesi gerekir. Bütün termometrelerin bu derece düşük ısıları göstermediğini unutmayın ve çocuğunuzun cildi size fazla soğuk gibi geliyorsa, mutlaka vakit geçirmeden doktora başvurun. 

Çocuk ne kadar küçükse, beden ısısının düşmesi o kadar tehlikelidir. Ayrıca, bazı hasta çocukların beden ısıları, yükseleceğine, alçalır. Beden ısısı düşmesi durumunda da, yükselmesi durumunda olduğu gibi, beden ısısını ölçtükten sonra, çok düşükse ya da başka belirtiler de varsa, doktora başvurmanız en doğru tutumdur. 

Soğuk havada, çok yaşlılar kadar, çok küçük çocuklar da beden ısılarının düşmesi (hipotermi) tehlikesiyle karşı karşıyadırlar. Çocukların beden ısısının çok düşmesine olanak vermenin taşıdığı tehlikelerin bilincinde olmak önemlidir. Çünkü böyle bir durum, ölüme bile yol açabilir.

Beden ısısı düşmesi, özellikle bebeklerde, çok soğuk havada iyi ısıtılmamış odada tutuldukları zaman gözlenir; buna karşılık, büyük çocukların daha çok, açık havada oldukları zaman karşılaştıkları bir tehlikedir: Özellikle çocuk ıslanmışsa ve iyice yorulmuşsa, beden ısısı apansızın düşebilir; üstelik ilk belirtileri her zaman açık seçik olmayabilir.

Uzmanlar, beden ısısının 35 oC''nin altına inmesi durumunu "beden ısısı düşmesi" diye nitelendirmektedirler. Bebeğinizin ya da çocuğunuzun beden ısısının değiştiğinden kuşkulandığınızda, ısısını ağızdan ölçmeniz güvenli bir yol değildir; çünkü ağız, bu durumda bedenin her yanından daha çok soğuyabilir; dolayısıyla, ısının en iyi ölçülebileceği yer gödenbağırsağı, yani makattır. Beden ısısını ağızdan ölçmek, yalnızca çocuğun ısıtılmasının gerekli olduğunu göstermesi bakımından yararlıdır. 

Çocuklarda termometre kullanırken dikkat edilmesi gerekenler
Bir cam termometre kullanıyorsanız,çocuğunuzu hiçbir zaman ağzında termometreyle yalnız bırakmayın: Isırarak camını kırabilir. 

Çocuğunuzun beden ısısını doktora telefonla bildiriyorsanız, ağızdan mı, koltuk altından mı, makattan mı aldığınızı söylemeyi unutmayın. Termometreyi, çocuğun beden ısısını ölçtükten sonra, mikroptan arındırıcı bir çözeltiye batırarak temizleyip, kutusuna koyun. 

Çocuklarda beden ısısının düşmesinin belirtileri nelerdir?
Beden ısısının düşmesi ilerledikçe, büyükçe çocuklarda bedenin kendini ısıtmaya çalışma yöntemlerinden biri olan şiddetli titreme nöbetleri ortaya çıkar. Küçük bebeklerse, titreyemezler; aynı zamanda da, doğal olarak bedensel açıdan çok hareketli olamazlar. Beden ısılarının düşmeye çok yatkın olmasının nedeni de budur. Büyükçe çocuğun beden ısısı düşmeyi sürdürürse, titreme kesilir ve beden ısısının düşmesi önlenemezse, zihin bulanıklığı gelişmeye başlar. Bunu uykusunun gelmesi izler ve sonunda, beden ısısı 32 oC''nin altına düşerse, komaya girer.

Bundan sonra da beden ısısının düşmesi sürerse, hücre etkinliği ve solunum hızla yavaşlar; hücrelere oksijen taşınması azalır; sonunda kalp atışlarında, kalp kasının kasılması, yerini fibrilasyon (çırpınım) adı verilen seğirmeler bırakır; kalp kan pompalayamaz olur. hemen müdahale edilememesi durumunda, kan dolaşımı durur ve çocuk ölür. Bununla birlikte, bebeklerde ve çok küçük çocuklarda, beden ısısı 21 oC''a düşünceye kadar, fibrilasyon başlamayabilir. 

Çocuklarda beden ısısının düşmesinin nedenleri
Beden ısısının düşmesini başlıca nedeni, soğukta kalmaktır. Açık havada büyük çocuklar, kendilerini sıcak tutacak biçimde iyi giyinmişlerse, hareket etmekle de ısı ürettikleri için, soğuğa karşı güvenli durumdadırlar. Buna karşılık bebekler ve çocuk küçük çocuklar, risk altındadırlar.

Büyük çocuklarda tehlike, fazla hareket edemeyecek kadar yorulduklarında ya da hareketsiz kalmak zorunda kaldıklarında, söz gelimi uzun süre otobüs beklemeleri durumunda ortaya çıkar. Ayrıca, yukarıda da belirtildiği gibi, çocuk herhangi bir nedenle ıslanmışsa, beden ısısı hızla azalır. 

Çocuğun beden ısısının düşmemesi için ne yapmalı?
Bebeğinizi beden ısısı düşmesinden, kış mevsiminde odasını sıcak tutarak koruyun. Anormal derecede soğuk bir günde, onu dışarı çıkarmak zorunda kalırsanız, iyice giydirip, sarıp sarmalayın. Ama, bebeğin beden ısısının, aynı biçimde hızla da yükselebileceğini unutmayın. Bebeğin, boynunun arkasını elinizle yoklayın; Ele hoş gelen bir sıcaklıkta olması gerekir. Büyük çocukların, soğukta oynamaya çıkmadan önce, karınlarını, onlara iyice "yakıt" sağlayacak biçimde iyice doyurmuş olmalarına dikkat edin. Dışarda uzun süre kalacaklarsa, sözgelimi kırda bir yürüyüşe çıkacaklar ya da babalarıyla bir futbol maçı seyretmeye gideceklerse, iyice sıcak tutacak ve su geçirmeyen giysiler giydirin.

Ailece otomobille bir kır gezisine gidecekseniz, otomobilinizde bir battaniye bulundurmanız iyi olur (özellikle çocuğunuz üstünü başını ıslatırsa işe yarar).

Ayrıca, beden ısısının en çok baştan yitirildiğini unutmayıp, hava soğuksa, çocuğunuza ya da çocuklarınıza hep yün şapka, başlık, bere, vb. giydirin. Tedavide en çok dikkat edilmesi gereken şey, çocuğu yavaş yavaş ısıtmaktır. Sıcak su şişeleri ya da elektrikli battaniyeler kullanmaktan kaçının. Bunlar kanı daha çok yüzeyde toplar ve yaşamı sürdürme açısından önemli iç organların daha çok soğumasına yol açarlar. En iyisi, çocuğunuzu ısıtmak için, kendi beden ısınızı kullanmanızdır. Çocuğunuzla birlikte bir uyku tulumuna evde varsa girin ya da yanına yatıp, her yanınızı kalın bir battaniyeyle sıkıca sarın.

Çocuğunuz ıslanmışsa, olanak varsa daha eve girmeden, kuru bir şeylere sarın; eve dönünce de, sıcak bir odaya girinceye kadar, ıslak giysilerini çıkarmayın.

Çocuğunuz titreme aşamasını geçirmişse ve uyuşuk görünüyorsa, hemen doktoruna telefon edin ve doktorun gelmesini beklerken, çocuğunuzu ısıtmayı sürdürün. Bilincini yitirmişse ya da beden ısısı bir saat içinde yükselmezse ve doktoru henüz gelmemişse, onu hemen en yakın hastanenin acil servisine götürün. 


Çocuğumun beden ısısı düşerse, onu sıcak bir banyoya sokmam gerekir mi?
Bazı tıp uzmanları, yalnızca büyük çocuklara ve dalgın durumda değillerse, banyo önermektedirler. Bu durumda da, banyo suyunun çok sıcak olmaması gerekir; çok sıcak olması, bedendeki kanın yüzeyde toplanmasına ve beden içindeki organların daha da soğumasına yol açar. Dolayısıyla 40 oC''nin üstünde olmamasına dikkat edin. 

Beden ısısı düşmesi geçiren bir çocuğa, sıcak içecekler vermek yerinde midir?
Çocuk çok hasta durumda değilse, sıcak bir içecek iyi gelebilir; yalnız, çok sıcak değil, ılık olmalıdır ve sıcak içecek verilse de bedeni ısıtma yöntemlerinden vazgeçilmemelidir. Hiçbir düşünceyle çocuğunuza alkollü içecek vermeyin; çünkü alkol, kan damarlarının genişlemesine, bu da daha çok ısı yitimine yol açar.

Yazar
En Pratik Kadın
Eklenme Zamanı
5.12.2014 09:37:33
Yorum sayısı
0
İlgili Makaleler
Grip (İnfluenza) ve Soğuk Algınlığı
Grip (İnfluenza) ve Soğuk Algınlığı
Grip (İnfluenza) ve Soğuk Algınlığını birbirinden ayırmak gerekiyor Soğuk algınlığı (gribal enfeksiyon) ile influenzaya (grip) ilişkin semptomlar karşılaştırıldığında her ikisinin de farklı bir tablo oluşturduğu belirgin bir biçimde göze çarpmaktadır.  Grip nedir? Gribi tanımlamak sanıldığı kadar kolay değildir. Bunun nedeni grip etkeni Influenza virüslerinin birbirinden...
»» devamını oku »»
Soğuk Algınlığının Üstesinden Nasıl Gelebilirsiniz?
Soğuk Algınlığının Üstesinden Nasıl Gelebilirsiniz?
Soğuk Algınlığından korunmak için nelere dikkat etmeli? Soğuk algınlığı hepimizin zaman zaman yenik düştüğü kronik bir rahatsızlıktır. Nezle-grip virüsleri nedeniyle kırgınlıkla birlikte burun tıkanıklığı, burun akıntısı, hapşırma ve hatta öksürme başlar. Ne yazık ki soğuk algınlığına birden etki edebilecek mucizevi bir tedavi şekli yoktur. Bakteri enfeksiyonlarında etkili...
»» devamını oku »»
Yaşlılığı Etkileyen Hastalıklar ve Sonuçları
Yaşlılığı Etkileyen Hastalıklar ve Sonuçları
Yaşlıları Etkileyen Başlıca Hastalıklar  Alzheimer hastalığı ve diğer demans (bunama) tipleri : Bellekte ve entellektüel işlevlerde zaman içinde artan bir kayıp oluşturan beyin bozuklukları  Yatak yaraları (dekübitüs ülserleri): Derinin uzun süreli basınca bağlı olarak tahribatı  İyi huylu (selim) prostat hiperplazisi : Erkeklerde prostat bezinin büyümesi nedeniyle idrar...
»» devamını oku »»
Bel Ağrısında Ne Yapmalı?
Bel Ağrısında Ne Yapmalı?
Bel ağrısı ve tedavi yöntemleri Önce soğuk uygulayın: Bel ağrısına yol açan bir hareket yaptıysanız günde birkaç defa ağrılı bölgeye bir havlu ile sarılı buz torbası ile soğuk uygulama yapın. Ancak her uygulama 20 dakikadan uzun olmasın.  Sonra sıcak uygulama: İlk bir iki gün içinde ağrı hafifledikten sonra ağrılı bölgeye sıcak su torbası veya ısıtılmış havlu ile sıcak...
»» devamını oku »»
Kış Aylarının Bitmeyen Derdi: Soğuk Algınlığı
Kış Aylarının Bitmeyen Derdi: Soğuk Algınlığı
Soğuk Algınlığı Soğuk algınlığı ya da üşütme deyip geçmeyin çünkü bu can sıkıcı rahatsızlık, bütün yaş gruplarında en sık görülen infeksiyon hastalığı. Soğuk algınlığı belirtileri, bu hastalığa neden olan bir virüsün burnunuza veya boğazınıza yerleşmesiyle başlıyor. Aşağıdaki belirtilerden tümü veya bazıları varsa siz de şifayı kaptınız demektir.  Soğuk algınlığı...
»» devamını oku »»
Arpacığı Geçirmenin Pratik Yolu
Arpacığı Geçirmenin Pratik Yolu
Arpacığı çabuk geçirmenin pratik yolu Arpacığın üstüne sarımsak sürerseniz daha çabuk geçer. Tıbbın henüz ilerlemediği çağlarda atalarımızın baş ilacı sarımsaktı. Şimdi de birçok ilacın yapımında sarımsak kullanılır. Doğanın insanlara armağan ettiği bu büyülü bitki gözlerdeki arpacığın da büyümesini önler ve onun daha kısa sürede iyileşmesini sağlar. Arpacık çıktığı zaman...
»» devamını oku »»
Yorum Yaz
Yeni Yorum Ekliyorsunuz !
Rumuz (*) Mail Yorum (*) Gönder