Yağmur Damlasında Hayat

Kadınlar için EN PRATİK KADINA AİT SÖZLERİ bilgilerinin paylaşıldığı bu yazımızda Yağmur Damlasında Hayat hakkında detaylı bilgiye ulaştınız. Dilerseniz EN PRATİK KADINA AİT SÖZLERİ kategorisinde bulunan diğer makalelerimizi okuyarak daha başka bilgiler edinebilirsiniz.
Görmezden gelmeye çalışıyordu hayatı. Yağan yağmurun altında ıslanırken, dertlerini bir bir bırakıyordu damlalara. Durmasın istiyordu hiç. Kendini bu kadar huzurlu hissetmemişti çünkü uzun zamandır. Kandırmacaydı aslında bu yağış. Hayatın içinde varolan, gerçekliğin ta kendisi olan bir kandırmacaydı. Olsun diyordu genede. Anlık bile olsa ne güzel bir şeymiş mutlu olmak, dertsiz olmak ve en önemlisi huzurlu olmak. Çözüm bulamadığı dertlerine çare olan yağmurdu. Her bir damlaya saklıyordu içindekileri. Sırdaşı olmuştu birden bire yağmur. O an aklına geldi, onun hiç sırdaşı, arkadaşı, dostu olmadığı. Gene buruldu içi. Yalnızdı aslında hayatın içinde. Tek sırdaşı kendisiydi şu hayatta. Bu ona yetmiyor, onu teselli etmiyordu. İşin ilginci bunu daha önce nasıl fark edememişti. Yalnızlığında kaybolmuş bir şekilde yaşıyordu aslında. Herkesten haber, ama herkes ondan bihaber. O an yağmur damlaları ile arkadaş oldu gözlerinden süzülen yaşlar. Artık daha da bir hüzünlü ve bir o kadarda sırdaştı yağmurla. 

Aklındaki düşünceler ile yürümeye devam etti. Nerede duracağını, nerede son bulduracağını düşünmeden sadece yürüdü. Uzun zamandır böyle duygular yaşamamış, uzun zamandır kendisini bu kadar yalnız hissetmemişti. Buruldukca buruldu içi. Bulutların gökyüzünü karartması gibi o da karartı içini. Bulutlar ona ağlıyor o kendisine. Gerçekten bu kadar umutsuz bir hayatım mı var dedi birden. Seçimlerim, seçebileceklerim yok mu benim. Bu hayat benim ise, elbet çaresi de çözümü de bende olmalı dedi. Bir an durakladı. Yağmur şiddetini arttırmıştı. Bu defa yüzüne vuran her yağmur damlası onu kendisine getirdi. Değiştirmeliyim bir şeyleri ve hayatımı renklendirmeliyim dedi. Çok mu zordu bunu yapmak, elbette değildi. Çözümü basitti aslında, biraz zor olsa da. Bencil olacaktı sadece. Biraz daha dan fazla kendini düşünecekti. Herkes zaten bunu yapmıyor muydu. Onu kim ne kadar düşünüyor ve arıyordu ki. Dostum diyebileceği birisi bile yoktu hayatında, onca yaptıklarına rağmen. Zaman geçiyordu ve geçen zaman ondan gidiyordu. Durdurmak imkansız ama bir şeyleri değiştirip, şekillendirmek mümkün. Öylede yapacaktı artık. Ben olacaktı, benci olacaktı ve hatta gerekiyorsa bencil olacaktı. 

Karar verdi hayatın değiştirmeye yağan yağmur altında
Umursamaz olmaz gerek dedi, aynada baktığı yansısına
Düşünmek çözüm olmuyor, gözünden akan yaşlara
Sen seni düşünmedikçe, anlamaz seni kimse bu hayatta

Yazan: enpratikkadin 23/9/2015 11:45

Yazar
En Pratik Kadın
Eklenme Zamanı
26.09.2015 07:51:55
Yorum sayısı
0
İlgili Makaleler
Eskimeyen Eşyalar
Eskimeyen Eşyalar
Eskiyen Eşyalar Evimize veya kendimize aldığımız "eşyalar" zaman içerisinde yıpranırlar. Yıpranmanın haricinde bazı eşyalarında modası geçer. İnsanın doğasında sürekli bir şeyler alma vardır. Bazen ihtiyaçtan, bazen ise sadece almış olmak için.  Benim kullandığım her eşya zaman geçtikçe daha da değerleniyor. Gözümdeki kıymeti ve önemi artıyor. Bu en ufak diyebileceğiniz bir...
»» devamını oku »»
Geçmişten Gelen Keşkeler
Geçmişten Gelen Keşkeler
Geçmişten gelen keşkeler 24 Temmuz 2014, Saat 20:16, Günlerden Perşembe... Gün bitiyor gene, her zamanki gibi. Başladı ve hiç bir şey yapmadan bitiyor. Oysa aklımda o kadar çok şey var ki yapmak istediğim. Düşündüğümde, zamanı yetiremem diye korkuyorum. Ama koca bir 24 saat, hiç bir şey yapmadan geçiriyorum. İtiraf etmek gerekir ise, boşa yaşıyorum.  Hava çok sıcak "insanın...
»» devamını oku »»
Yalnızlığımın İçinde Ben
Yalnızlığımın İçinde Ben
Yalnızlığımın içinde ben Konuşmama zamanıydı artık. Susmak gerekiyordu. Kırılan kalbin içi acıyor ama diyemiyordu. Anlayanı yoktu. Farklıydı bakışlar, farklıydı bekleyişler. O aslında çok bir şey istemiyordu. Sadece duyulmak istiyor, duyulduğunun belli olmasını bekliyordu. Konuşuyordu yalnızlığının verdiği suskunlukla sürekli. Bazen kendisi bile kızıyordu kendine, sus artık...
»» devamını oku »»
Sessiz Çığlık
Sessiz Çığlık
Sessizliğin sesidir susmak Gözlerimi açıyorum, etrafıma bakıyorum. Kim var diye merak içerisinde usulca sesleniyorum. Kimse var mı? Beni duyan, gören... Ses yok. Yalnızım diyorum gene, her zamanki gibi yalnız. Neden diyorum sonra. Neden hep yalnızım ya da yalnız hissediyorum. Nerede yanlış yapıyorum. Ben miyim yanlış olan diyorum. Düşünmek buna çözüm olur mu? Elbette olmaz....
»» devamını oku »»
Zordur İnsanla Anlaşmak
Zordur İnsanla Anlaşmak
Acımasız Vefa İnsanlar bilmiyordu kıymet. Hep almayı öğrenmişlerdi. Bir şey istendiğinde verilen cevap hep aynıydı. "Öffffff" Evet öfff. Bunu iyi biliyorlardı. Belkide en  iyi bildikleri şey buydu. Acımasızlardı. Verilene o kadar çabuk alışıyorlardı ki, bunun sonucu da çabuk tüketiyorlar ve hep yenisini bekliyorlardı. Düşünmüyorlardı hiç. Anlamıyorlar ya da anlamak...
»» devamını oku »»
Sevda Yangını
Sevda Yangını
Anlatmak sevdiğini Hangi yaşta, nere de olursa olsun sevmeli insan.  Neyi nasıl sevdiği değil önemli olan.  Sadece sevmesi.  Sevdiğini söyleyebilmeli sevdiğine.  Anlatmalı içindeki yangını.  Anlatmalı ki o yangın küle dönmesin, anlatmalı ki o yangın zamanla sönmesin.  Söner mi hiç.  Bu kadar yürekten bir sevda biter mi?  Bitmez elbet.  Bazen küçük bir resimdir yüreğin...
»» devamını oku »»
Yorum Yaz
Yeni Yorum Ekliyorsunuz !
Rumuz (*) Mail Yorum (*) Gönder